Politika

Arıkan: Kasım 2027'de seçim olacaksa biz buna destek vermeyiz (2)

8’İNCİ OLAĞAN İL KONGRESİNE KATILDI

SP Genel Başkanı Arıkan, sabah İzmit ilçesinde gazetecilerle buluşmasının ardından İzmit Cumhuriyet Caddesi’nde vatandaşlara çiçek takdim etti, ardından da partisinin gençleriyle bir kafede buluşma gerçekleştirdi. Buradaki ziyaretin ardından Arıkan, partisinin 8’inci Olağan İl Kongresi için Kocaeli Kongre Merkezi’ne geldi. Kongrede mevcut İl Başkanı Zafer Mutlu aday olmazken tek adaylı kongrede Recep Sarıdoğan başkan seçildi.

‘HER AFETTE AYNI MANZARA, GSM OPERATÖRLERİ ÇÖKÜYOR, İLETİŞİM KESİLİYOR’

SP Genel Başkanı Arıkan, İstanbul merkezli depremlere değinerek GSM şirketlerini eleştirdi. Arıkan, “Çok şükür son yaşadığımız depremlerde can kaybı yaşanmadı. Herhangi bir bina çökmedi ama GSM operatörleri bir kez daha çöktü. Asya ile Avrupa’nın bağlantı noktasında hatlar koptu. Biz bu filmi daha önce defalarca izledik. Her afette aynı manzarayı görmekten usandık. GSM operatörleri çöküyor, iletişim kesiliyor, vatandaş anasına, babasına, evlatlarına ulaşamıyor. Depremin ertesi günü, Ulaştırma Bakanı’nın açıklaması en az deprem kadar can sıkıcıydı. Sayın Bakan ‘Bu bize tecrübe oldu’ dedi. ‘Yeterli tecrübeye’ sahip olmanız için daha kaç deprem yaşanması gerekiyor? Daha kaç 6 Şubat’ı yaşamamız gerekiyor? Daha kaç insanımızı enkaz altında bırakmamız gerekiyor? Türkiye, geniş bantta 41 OECD ülkesi arasında 40’ıncı sırada. 100 kişiye düşen bağlantı sayısı Türkiye’de sadece 11,53. Bu konuda Meksika ve Kolombiya ile yarışmak durumunda kalıyoruz. Yani bugün Türkiye’de dünyanın en yavaş internetini en pahalı kullanmak zorunda kalıyoruz. Bu bir teknoloji meselesi değildir. Afet yönetimi meselesidir. Milli güvenlik meselesidir” dedi.

‘İSTANBUL’DAKİ SON DEPREMDE HİÇBİR HAZIRLIĞINIZIN OLMADIĞINI ÜZÜLEREK GÖRDÜK’

İktidara deprem üzerinden eleştirilerde bulunan Arıkan, “AK Parti hükümeti, tüm enerjisini seçimlere, olası adaylara harcadığı için, depreme sıra gelmiyor. Siyaseti horoz dövüşüyle meşgul ederken, şehirlerimiz sessiz sessiz felakete doğru ilerliyor. Adadakilerin tahliyesini planlayanlar, olası İstanbul depremi için tahliye planlarınız hazır mı? İstanbul depreminin milli güvenlik sorunu olduğunu söyleyenler, acil eylem planlarınız hazır mı? Şimdiden rakiplerini diskalifiye ederek tekrar seçilmeyi planlayanlar güçlendirme, dönüşüm, arama- kurtarma planlarınız hazır mı? Her fırsatta Yenikapı’yı, Saraçhane'yi toplanma alanı olarak belirleyenler, illerde, ilçelerde acil durum toplanma alanlarınız depreme hazır mı? Sık sık çadır devleti olmadığımızı dile getirenler, felaketler için çadır ve konteyner stoklarınız hazır mı? İstanbul’daki son depremde gördük ki bu soruların cevabının tamamı hayır” diye konuştu.

‘EMEKSİZ KAZANCA RIZA GÖSTERMEYİZ’

1997 yılında kumarhanelerin kapatıldığını söyleyen Arıkan, şu ifadeleri kullandı:

“1997’de milli görüş iktidarı kumarhanelerin tamamını kapatmıştı. Çünkü hem aileye hem topluma hem de gençlere büyük zararlar veriyordu. Hatta makinelere o dönem ‘tek kollu canavar’ benzetmesi yapılıyordu. Şimdi öyle bir noktaya geldik ki, maalesef o canavar, tüm Türkiye’yi sarmış vaziyette. Her insanımızın, her gencimizin cebine bu kumarhaneler rahatça girebiliyor ama hükümet hiçbir şey yapmıyor. Bu illetten kurtarabilmek için hiçbir adım atmıyor. Bir nesil ‘emekle’ değil, ‘şansla’ kazanmanın hayaline hapsedildi. Bu da sadece ekonomik bir sorun değil; ahlaki bir çöküş olarak karşımızda durmaktadır. İçişleri Bakanlığı raporları açık; intihar eden, borçlu, bahis batağına düşen gençler. Biz milli görüşçüyüz; emeksiz kazanca rıza göstermeyiz. Biz Saadet Partisiyiz; şansla değil, alın teriyle, ahlakla, liyakatle bir gelecek kurmak mecburiyetindeyiz.”

‘YATIRIMCI, ÇETE DÜZENİYLE YÖNETİLEN BİR ÜLKEYE YATIRIM YAPMAZ’

Ülkeye yatırım gelmediğini de söyleyen Arıkan, “Ekonomi Bakanı Sayın Mehmet Şimşek, valizini aldı ülke ülke geziyor. Sürekli yatırımcı arıyor ama gittiği hiçbir yerde yatırımcı bulamıyor. Çünkü yatırımcıyı kaçıran şey vergi değil, hukuksuzluk. Çünkü yatırımcı, çete düzeniyle yönetilen bir ülkeye yatırım yapmaz. Bu ülkede mafya, çocuk mezarlarını kazıyor, aileler tehdit ediliyor, devlete meydan okunuyor ama devlet, gidip civciv satan esnafın peşine düşüyor. Böyle bir yerde yatırımcı kimi muhatap alacak? Bakan kapı kapı geziyor ama maalesef yatırımı ülkeye getirmeyi başaramıyor. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti artık bir devlet gibi değil, bağışla ayakta durmaya çalışan bir dernek gibi yönetiliyor. Halbuki yapılması gereken çok net; eğer siz hukuku yeniden ayağa kaldırırsanız, eğer emniyeti sağlarsanız, sokaklarda adaleti hakim kılarsanız bakın o zaman yatırım nasıl kolay geliyor göreceksiniz” ifadelerini kullandı. (DHA)