Aybala MELEK/ANKARA, (DHA)- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, 'Burunlarının ucunu dahi görmekten aciz tipler çıkıyor, affedersiniz, 'zırzop' gibi çirkin ifadelerle Avrupalı Türklere edepsizce saldırıyor. Yılın 11 ayı çalışan, ter döken, dişinden tırnağından artırdıklarıyla yazın memleketine koşan kardeşlerimize hakaret ediyorlar. Gurbetçilerimize bunları yaparken yabancılardan 5 dakika dilenmekte, muhatap alınabilmek için izzeti nefislerini ayaklar altına almakta hiçbir beis, hiçbir sorun, sıkıntı görmüyorlar. Batılılar karşısında ezikler ama kendi insanına gelince kabalar, küstahlar. Biz ister sınırlarımız içinde isterse yurt dışında yaşasın, hiçbir insanımızın ezilmesine, horlanmasına müsaade etmeyiz' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu'nda düzenlenen 'Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) Heyetini Kabul Programı'nda konuştu. Erdoğan, tüm İslam aleminin Regaib Kandili'ni tebrik ederek, 'Müslümanlar olarak Filistin'de, Lübnan'da, Sudan'da ve dünyanın birçok yerinde kardeşlerimiz sancılı günler yaşıyor. İsrail'in insanlık dışı saldırıları sebebiyle enkaz yığınına dönen Gazze'de 2 milyonu aşkın Filistinli çok zor şartlarda hayata tutunmaya çalışıyor. Sınırımızın hemen öte tarafında 14 yıllık mücadelenin ardından Suriye halkı içeriden ve dışarıdan yapılan sabotajlara rağmen ülkelerini yeniden toparlamak, yeniden ayağa kaldırmak için canhıraş bir çaba gösteriyor. Avrupa'dan Asya'ya kriz ve belirsizlik dalgasının yükseldiği bir dönemde bela ve musibet rüzgarları karşısında yıkılmamak için her zamankinden daha fazla dayanışmaya, daha fazla kardeşliğe ihtiyaç duyuyoruz. Gazze ve Filistin başta olmak üzere kanla, acıyla, gözyaşıyla yoğrulan topraklarda hayat ve haysiyet mücadelesi veren tüm kardeşlerimiz için 3 ayların ve Regaip gecesinin huzur ve felaha vesile olmasını diliyorum' dedi.
'AVRUPA'NIN EN GÜÇLÜ SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINDAN BİRİ'
Uluslararası Demokratlar Birliği'nin bu sene 21'inci yaşına girdiğini ve Avrupa'nın 17 ülkesinde 38 bölge başkanlığı ve 253 şubesiyle çok önemli çalışmalar icra ettiğini kaydeden Erdoğan, 'Birlik, gurbeti sılaya dönüştüren yurt dışındaki vatandaşlarımızın her türlü sorunuyla sağ olsun yakından ilgileniyor. Avrupa'nın en güçlü sivil toplum kuruluşlarından biri olan Uluslararası Demokratlar Birliği, geliştirdiği projelerle, yürüttüğü faaliyetlerle kritik bir misyonu yerine getiriyor. Ana vatanından binlerce kilometre uzakta yaşayan kardeşlerimizin demokratik ve aktif katılımlarının yükseltilmesi, asimile olmadan bulundukları topluma entegrasyonu, siyaset, ekonomi, ticari ve sosyal hayatta güçlü bir varlık gösterebilmesi ve her alanda daha iyi konumlara gelebilmesi için yoğun çaba harcayan Uluslararası Demokratlar Birliği'ne bir kez de sizlerin huzurunda yürekten teşekkür ediyorum. Bunların yanında kültürel ırkçılık, ayrımcılık, İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığı gibi nefret içeren, husumeti körükleyen fiil ve söylemlere karşı mücadele yürüten birliğimize çalışmalarında başarılar diliyorum' diye konuştu.
'IRKÇI SALDIRILARA MARUZ KALDIK'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Yurt dışındaki millet varlığımızın bugünkü seviyelerine ulaşması hiç ama hiç kolay olmadı. Rüzgara karşı yürüdük, ırkçı saldırılara maruz kaldık, yaban ellerde tutunabilmek için herkesten fazla çalıştık. Ötelendik, örselendik, horlandık, fidan gibi gençlerimizi, gözleri ışıl ışıl yavrularımızı, elleri nasırlı kardeşlerimizi ırkçı teröre kurban verdik. Sizler orada Sirkeci'den kalkan trenin arkasından el sallayan, su serpen mahzun gönüller burada hasret çekti, bedel ödedi, zorluklara göğüs geldi. Hani diyor ya şair, 'Sirkeci'den tren gider, vagon gider, derdim gider, gurbet elde bir başıma varım yoğum alır gider, Sirkeci'den tren gider, Erzurumlu Duran, Ankaralı Burhan gider, burada ezan var, orada çan, her sabah çınlar tepemizde uyan uyan. Sirkeci'den tren gider, bir yaldızlı Kur'an gider.' Hepimizin zihnine ve kalbine kahırla kazınan bu mısralar, bugünkü başarıların ne uğruna olduğunu çok net göstermektedir. Temelleri 1960'lı yıllarda atılan bu başarıların gerisinde emek var, alın teri vardır, azim, çile ve sebat vardır. Bir yandan ekmeğini kazanmak için didinen vatandaşlarımız, diğer yandan memleketlerini unutmamış Türkiye'ye çok önemli katkılar yapmıştır. Karşılaştığı onca engele rağmen Türk diasporası ayakta kalmayı, her alanda söz, etki ve irade sahibi olmayı başarmıştır. Türkiye olarak yaşadıkları ülkelere değer katan, başarılarıyla göğsümüzü kabartan siz kardeşlerimizle hepimiz gurur duyuyoruz. Akademiden bürokrasiye, sivil toplumdan iş dünyasına, bilimden kültür, sanat, spora elde ettiğiniz tüm başarılarla 86 milyon olarak iftihar ediyoruz' dedi.
'GÜÇLÜ BİR TÜRK DİASPORASI GÖRÜYORUZ'
Erdoğan, yurt dışında yaşayan Türklerin ülke ekonomine sunduğu katkıya vurgu yaparak, şunları söyledi:
'65 yıl öncesine kıyasla bugün, yaşadıkları ülkelere sahip oldukları on binlerce işletmeyle ciddi katkılar yapan, üretim ve yatırım noktasında başat roller üstlenen ve ülkemizin ekonomisine, dış politikasına, yumuşak gücüne çok önemli katkı sunan güçlü bir Türk diasporası görüyoruz. Sadece turizm rakamları bile yurt dışındaki kardeşlerimizin Türk ekonomisi için ne yaptığını anlamamız açısından yeterlidir. 2024 yılında elde ettiğimiz 60,5 milyar dolarlık turizm gelirimizin 10,3 milyar doları yurt dışındaki vatandaşlarımızın doğrudan katkısıyla oluştu. Türkiye'ye gelen 62,2 milyon ziyaretçinin 9,6 milyonu yine yurt dışında mukim kardeşlerimizdir. Buna ihracatı, yatırımları, istihdamı ve diğer katkılarınızı dahil etmiyoruz. Yani ortada Türkiye'ye çok önemli hizmetler sunan, Türk ekonomisine çok ciddi destek olan 7 milyonu aşkın büyük bir insan gücünden bahsediyoruz.'
'MUHALEFET, AVRUPALI TÜRKLERİ HEDEF ALMAKTAN UTANMIYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk diasporasının başarılarından övgüyle bahsettikçe birilerinin rahatsız olduğunu söyleyerek, 'Yurt dışındaki vatandaşlarımızın Türkiye'ye katkıda bulunması, baba ocağı ile bağlarını güçlendirmesi malum çevreleri huzursuz ediyor. Bunların en başında muhalefet vardır. Muhalefet, milletvekiliyle, medyasıyla, besledikleri trol ordularıyla Avrupalı Türkleri hedef almaktan utanmıyor. Öyle kibirli bir zihniyete sahipler ki canını kurtarmak için ülkemize sığınan mazlumlara düşmanlar. Türkiye'nin gönül elçileri olacak misafir öğrencilere düşmanlar. Vatan hasretiyle yüreği yanan gurbetçi kardeşlerimize düşmanlar. Bu ülkenin genç nesillerine sahip çıkan gönüllü kuruluşlara düşmanlar. Kendileri dışında kimseye saygıları yok. Türkiye ile ilgili güzel bir cümle duymaya tahammülleri yok. Burunlarının ucunu dahi görmekten aciz tipler çıkıyor, affedersiniz, 'zırzop' gibi çirkin ifadelerle Avrupalı Türklere edepsizce saldırıyor. Yılın 11 ayı çalışan, ter döken, dişinden tırnağından artırdıklarıyla yazın memleketine koşan kardeşlerimize hakaret ediyorlar. Gurbetçilerimize bunları yaparken yabancılardan 5 dakika dilenmekte, muhatap alınabilmek için izzeti nefislerini ayaklar altına almakta hiçbir beis, hiçbir sorun, sıkıntı görmüyorlar. Batılılar karşısında ezikler ama kendi insanına gelince kabalar, küstahlar. Biz ister sınırlarımız içinde isterse yurt dışında yaşasın, hiçbir insanımızın ezilmesine, horlanmasına müsaade etmeyiz. Mücadeleleriyle, fedakarlıklarıyla, çoğu zaman içlerine akıttıkları gözyaşlarıyla, gurbeti sılaya çeviren acı vatanı ikinci vatan eyleyen siz kardeşlerime unvanı, sıfatı ne olursa olsun kimse hürmetsizlik edemez. Tertemiz emekleriyle, tertemiz niyetleriyle Türkiye Yüzyılı yürüyüşümüze eşlik eden Avrupa Türk toplumunu kimseye ezdirmeyiz, ezmeye çalışan kifayetsizlere de hadlerini pekala bildiririz' dedi.
'AVRUPALI TÜRKLER BU VATANIN ÖZ EVLATLARI'
Erdoğan, 'Size kimse üvey evlat muamelesi yapamaz. Size kimse parmak sallayamaz. Üst perdeden ayar veremez. Avrupalı Türkler olarak sizler, bu vatanın özbeöz evlatlarısınız. Sizler bu memleketin asli unsurlarısınız. Sizler bu ülkenin dünyaya açılan kapılarısınız. Sizler nerede yaşarsanız yaşayın canımızdan bir parçasınız. Geçmişteki iktidarlar sizi yok saymış olabilir, ihmal etmiş olabilir. On yıllar boyunca size döviz penceresinden bakmış olabilir ama bizim her birimiz ve sizin her biriniz, dünyanın dört bir yanında hayat kurmuş 7 milyon insanımızla birlikte hürmet ve hizmetin en iyisine layıksınız. Son 23 yılda yurt içindeki vatandaşlarımızla birlikte sizin için de çalıştık. Devlet olarak ilgili kurumlarımızla partimiz bünyesinde ise Dış İlişkiler Başkanlığımızla Türk diasporasının tamamını kucakladık. İhdas ettiğimiz kurumlarla, hayata geçirdiğimiz düzenlemelerle, proje, eser ve hizmetlerimizle bugün de sizin yanınızdayız. Yurt dışı vatandaşlar için neler yaptığımızı bunlardan bizzat istifade eden kişiler olarak sizler zaten çok iyi biliyorsunuz' diye konuştu.
'SİZLERE HİZMET ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ'
Erdoğan, iktidarları döneminde yurt dışında yaşayan vatandaşlar için yaptıkları düzenlemeleri şu ifadelerle anımsattı:
'2012'de yaptığımız kanun değişiklikleriyle yurt dışındaki seçmenlerimizin, büyükelçilik ve konsolosluklarımızda kurulan sandıklardan oy kullanabilmelerini sağladık. Askerlikten emeklilik işlemlerine, nüfus ve vatandaşlıktan gümrük ve noter hizmetlerine bugüne kadar 60'ın üzerinde düzenlemeyi hayata geçirdik. Halihazırda 80 civarında farklı konuda konsolosluk hizmeti sunuyoruz. Konsolosluk çağrı merkezimizde son 11 ayda 650 binden fazla çağrıya cevap verdik. Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığımızı kurarak Türk diasporasının geleceği adına önemli bir adım attık. Yurt Dışı Türkler Başkanlığı, yürüttüğü çalışmalarla hem sizlerin sorunlarına çözümler üretiyor, hem sizlerin hak ve hukukunu savunuyor hem de çocuk ve gençlerimize yönelik pek çok faaliyet gerçekleştiriyor. AK Parti Dış İlişkiler Başkanlığımız ise Türk toplumunun yoğun olarak yaşadığı özellikle temsilcilikler marifetiyle vatandaşlarımızın nabzını tutmaya devam ediyor, saha ziyaretleri ve vatandaş buluşmalarıyla yurt dışındaki kardeşlerimizle olan irtibatımızı asla koparmıyor, inşallah bunlara yenilerini ekleyerek sizlere hizmet etmeyi sürdüreceğiz. Sizlerden de daima birlik olmanızı, kenetlenmenizi, kültürünüzle birlikte kardeşliğinizi de sıkı sıkıya sahip çıkmanızı bekliyorum. Siyasette, ticaret hayatında, akademi ve sivil toplumda aktif olarak varlık göstereceksiniz. İçinize kapanmayacak, her zaman kucaklayıcı ve kuşatıcı olacaksınız. Kimsenin sizi kışkırtmasına, sizi hukuk ve meşruiyet dairesi dışına çekmesine izin vermeyeceksiniz. Memleketinizle bağınızı mutlaka koruyacak, güçlendireceksiniz.' (DHA)