Bölge

Doğadan salep bitkisi toplamanın cezası 387 bin lira

Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN, (DHA)- TÜRKİYE’de, nesli tehlike altında türler listesinde bulunan ve koruma altına alınan salep bitkisinin doğadan toplanmasına izin verilmiyor. 19 Mayıs Ekolojik Üreticiler Eğitim ve Yardımlaşma Derneği (EKOMDER) Başkanı Hakkı Karaman, “Şu anda doğadan toplama miktarı önemli değil. Bir tane dahi doğadan toplarken yakalandığında şu anki yaptırımı 387 bin 140 lira cezası var” dedi.

Salep ve yabani orkidelerin kök yumrularının sökülerek ticari amaçla toplanması, endemik olan bu bitkilerin zaman içinde yok olma tehlikesini ortaya çıkarıyor. Salep bitkisi, 1975 yılında ‘Nesli Tehlikede Olan Yabani Bitki ve Hayvan Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme’ (CITES) ile 183 ülkenin imzasıyla endemik tür olarak koruma altına alındı. 1996 yılından bu yana da Türkiye’de de toplanması yasaklandı. Salep bitkisini koparanlara ise Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından 387 bin 140 lira para cezası kesiliyor. Doğadan salep bitkisi toplamanın ciddi para cezalarıyla karşılık bulduğunu belirten 19 Mayıs EKOMDER Başkanı Hakkı Karaman, “Salep, 1975 yılında Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaret Konvansiyonu (CITES) sözleşmesinde 183 ülkenin imzasıyla endemik tür olarak koruma altına alınan türler arasında olduğu, buna da 1996 yılında Türkiye’nin de dahil olarak doğadan toplanması yasaklanmıştır. Şu anda doğadan toplama miktarı önemli değil. Bir tane dahi doğadan toplarken yakalandığında şu anki yaptırımı 387 bin 140 lira. Bunun doğadan sökülmemesinin nedeni üretilemeyen türden olduğu, bilinçsiz söküldüğünden, endemik türlerin yok olmasını engellemek için yasaklanmıştır” dedi.

‘ÜRETİM YASAL VE KONTROLLÜ YAPILIYOR’

Salep üretimi yapmak isteyenlerin yalnızca Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş firmalardan faturalı olarak tohum ve fide alması gerektiğini belirten Karaman, “Salebi üretiminin tek yolu bakanlığımızın yetkilendirdiği salep tohumu ve fidesi satan firmalardan faturalı olarak almaktır. Faturada tohumluk yumrunun ve fidenin adet olarak belirlenmesidir. Çünkü kayda alırken metrekareye 200 adet gelecek şekilde kayıt alındığından faturada belirtilen adet hesaplanarak kayda alınıyor. Şu anda kapasite olarak en yüksek üretim Samsun’dadır. Tohumluk firmalarımızın çoğu da Samsun’dadır” diye konuştu.

‘SAMSUN, SALEP ÜRETİMİNDE LİDER’

Samsun’un salep üretiminde Türkiye’nin öncüsü olduğunu ifade eden Karaman, “Saleple ilgili son verilere baktığımızda Samsun genelinde 150, Türkiye genelinde 700 kişiye yakın üretime başlayan çiftçilere ulaştık. Bunların birçoğu çoğaltma aşamasında. Üretimini çoğaltan çiftçilerimiz de kazanç sağlamaya başladı. Geçtiğimiz yıl kilosunu yaş olarak 500 liradan alan çiftimiz güzel bir gelir sağladı. Metrekareden yaklaşık 1 kilogram yaş ürün alan bir çiftçimiz, örneğin 500 metrekare yeri olan 500 kilogram ürün satarak 250 bin lira gibi bir gelir elde etti. Yaş olarak almamızın nedeni Samsun bölgesinde aşırı nemden dolayı doğal kurutma ortamına uygun olmadığı için tesisimizde kurutarak depolamaya alıyoruz. Ortalama 5-6 kilogram yaş salepten 1 kilogram kuru salep çıkıyor. Bunu aynı zamanda öğütüp, işleyip, paketleyip piyasaya sürüyoruz” ifadelerini kullandı.

‘DİKKATLİ OLUNMASI GEREKİYOR’

Son dönemlerde sosyal medyada yanlış bilgi yayan firmalara karşı dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Başkan Karaman, “Salep bitkimizin sosyal medyadan üretimle alakalı bilgilendirme amaçlı kurulmuş firmalar tarafından insanlara tıbbi bitki yetiştiriciliği veya salep yetiştiriciliği belgesi adı altında faaliyet gösteren birçok firma var. İnsanları yanlış bilgilendiriyorlar. Herhangi bir firmanın salep yetiştiriciliği ile ilgili herhangi bir belge veremeyeceği gibi, bu tıbbi bitki kapsamında olduğu için sadece Halk Eğitim Merkezleri ve üniversitelerin düzenlemiş olduğu resmi tıbbi bitki yetiştiriciliği kurs bitirme belgesi ile yapılacağı söyleniyor. Öyle bir zorunluluk yok. Tıbbi bitki yetiştiriciliği belgesi sadece kredi veya herhangi bir resmi yerde kullanmak için alınan bir belgedir. Bu bitkinin en doğru üretimi, nisan-mayıs ayında hasat edilen yumruların en kısa zamanda yumrudan dikilmesidir. Fide dönemi de her yıl havaların serinlemesiyle değişken olmasına göre ekim-aralık ayı içerisinde ekimi yapılabiliyor. Onun dışında yapılan ekimlerden iyi sonuçlar alınamıyor” dedi. (DHA)