Seyfettin EKEN-Selim KAYA/DİYARBAKIR, (DHA)- DİYARBAKIR’da, boşanma aşamasındaki eşi Seda E.’yi (24) darbeden H.E.’ye (32) ev hapsi cezası verildi. H.E.’nin ev hapsinin ise boşanma sürecinde ara kararda Seda E.’nin kızıyla beraber yaşaması için tahsis edilen evde geçirmesi kararlaştırıldı. Ailesinin yanına taşınan Seda E.’nin avukatı İrem İlhan, sanıkta elektronik kelepçe de olmadığını belirterek, “Müvekkilim bu kararla darbedildiği evde resmen fail ile yaşamaya zorlanıyor. Kısıtlanması gereken fail iken benim müvekkilim kısıtlanıyor. Biz bu karara Adli Tıp raporu geldikten sonra itiraz edeceğiz. Dün de müvekkilim ile gittik faile elektronik kelepçe temin edilmesi adına bir dilekçe yazdık” dedi.
Diyarbakır’da Seda E., yaklaşık 7 yıldır evli olduğu H.E.’den boşanmak istedi. Mahkeme boşanma sürecinde, oturdukları evi kızıyla beraber yaşaması için Seda E.’ye tahsis etti. 13 Mayıs’ta Seda E., eşi H.E.’nin kendisini darbettiği iddiasıyla şikayetçi oldu. Darp raporu alan Seda E.’nin avukatıyla yaptığı şikayet üzerine, eşi H.E. ve kayınpederi C.E. gözaltına alındı. Sulh Ceza Hakimliğine çıkarılan H.E. ve C.E.’ye uzaklaştırma kararı ve ev hapsi cezası verildi. H.E.’ye verilen ev hapsi kararında, Seda E. ve kızına tahsis edilen evde geçireceği belirtildi. Seda E. ise kararın ardından kızıyla birlikte ailesinin yanında yaşamaya başladı.
‘KARŞINDA ERKEK VARMIŞ GİBİ VUR’
Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi ve Seda E.’nin avukatı İrem İlhan, C.E.’nin de oğluna yardım ettiğini ifade ederek, “Müvekkilimin kayınbabası C.E., kayınvalidesi ve boşanma aşamasında olduğu eşi H.E. müvekkilimin evine zorla giriyorlar. Sonrasında müvekkilimi hiç beklemeden darp etmeye başlıyorlar. Vücudunda sayısızca darp izi bulunmakta müvekkilimin. Müvekkilim kaçmaya çalışıyor, telefonuna KADES indirmiş. KADES uygulamasında yardım et butonuna basmaya çalışırken, kayınbabası müvekkilimin telefonunu elinden çekiyor. Müvekkilimin KADES tuşuna basmasını ve komşularına haber vermesine de failin annesi ve babası engel oluyor. Müvekkilim de bağırarak sesini duyurmaya çalışıyor. Akabinde darp etmeye devam ediyorlar. Müvekkilim sistematik bir şekilde darba maruz kalıyor. Önce yumruklarla, sonrasında müvekkilim failin babasının faili uyarması üzerine, ‘Karşında bir erkek varmış gibi vur’ demesi üzerine fail kemerini çıkararak müvekkilimi darbetmeye devam ediyor. Sonrasında müvekkilimin bağırış seslerine komşuları polisi çağırıyor. Aynı zamanda da failin ailesi, amcaları vesaire, sitenin etrafında geziniyor ki polis geldiğinde yukarıya haber verebilsinler. Polisin gelmesiyle aşağıdakiler fail ve ailesine haber veriyor ve polis gelmeden fail H.E. ve ailesi evi terk ediyor. Müvekkilimi darp edilmiş bir şekilde, baygın bir şekilde evde bırakıyorlar” dedi.
‘MÜVEKKİLİME TAHSİS EDİLEN EVDE, FAİLE EV HAPSİ KARARI VERİLDİ’
Sulh Ceza Hakimliği’nin, H.E.’ye boşanma sürecinde ara kararla Seda E. ve kızına tahsis edilen evde ev hapsi geçirmesine yönelik karar aldığını belirten İlhan, “Müvekkilim, ardından merkezimize başvuruda bulundu. Çünkü fazlasıyla korkmuştu, daha büyük bir şeyle karşılaşacağından endişeliydi. Darp raporu aldık. Adli Tıp’a da gittik, bir kati rapor hazırlanıyor şu an. Yani karşısında itiraz edilemeyecek bir rapor hazırlanıyor. Vücudundaki sayısızca belli belirsiz bölgelere ilişkin bir rapor hazırlanıyor. Biz de raporu bekliyoruz. Şikayetçi olmamız üzerine fail gözaltına alındı. Bir gece gözaltında kaldı. Sonrasında savcıya sevk edildi. Savcı da darp raporunu gördükten sonra tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk etti. Sulh Ceza Hakimliği de faili ve babasını serbest bıraktı. Faile bunları yapmasına rağmen uzaklaştırma kararı ve ev hapsi cezası verildi. Hezimet dediğimiz karar şu noktada ortaya çıktı; Sulh Ceza Hakimliği’nin faile verdiği ev hapsi kararı, müvekkilimin darbedildiği ikametgah adresiyle aynıdır. Yani müvekkilim bu kararla darbedildiği evde resmen fail ile yaşamaya zorlanıyor. Bu durum incelenmeden, müvekkilimin darbedildiği evde, müvekkilimin kızıyla yaşadığı evde faile ev hapsi cezası veriyor. Faile ev hapsi cezası verildi ama bir elektronik kelepçe takılmadı. Zaten bir elektronik kelepçe takılmadığı durumda bu ev hapsi kararının nasıl incelenebileceği, nasıl kontrol altına alınabileceği şüpheli. Yani hiçbir şekilde kontrol altına alınamıyor. Hatta fail birkaç gün sonra rutin hayatına olduğu gibi devam etti. Normal dışarıda geziyor” diye konuştu.
‘ELEKTRONİK KELEPÇE TAKILMADI’
Müvekkiline ‘dikkat et, tek başına dışarı çıkma’ diye telkinlerde bulunmak zorunda kaldığını ifade eden İlhan, şunları söyledi:
“Kısıtlanması gereken fail iken benim müvekkilim kısıtlanıyor. Biz Sulh Cezanın verdiği bu korkunç karara itiraz edeceğiz. Onun için Adli Tıp Kurumu’ndan aldığımız raporu bekliyoruz. Birkaç gün içinde rapor elimizde olacak. Çünkü biz failin daha ağır, yerinde bir ceza alması gerektiğini düşünüyor ve savunuyoruz. Bakanlık avukatlarıyla da iletişime geçtik. Bize destek oldular ve taleplerimizi istediler. Ben de bakanlık avukatlarından failin ev hapsine çarptırıldığını fakat elektronik kelepçesinin olmadığını, bu yüzden günlük rutin hayatına devam ettiğini söyledim. Onlar da bu süreci daha da hızlandıracaklarını, elektronik kelepçe temini için yazı yazacaklarını belirttiler. Bunun için de dün müvekkilim ile gittik bir dilekçe yazdık. Çünkü çok basit bir ceza verilmesine rağmen bu bile uygulanmıyor. En azından biz bunun uygulanmasını istiyoruz. Suçun yaptırımı gerektiği gibi uygulansa böyle durumlarla biz karşı karşıya kalmayız. Ve faile uygun bir yaptırım, caydırıcı bir yaptırım uygulandığı takdirde fail tekrardan bu durumdan cesaret almaz. Herkes bu cezasızlık politikasına dayanarak cesaretlenmez ve biz de kadına karşı şiddetin ve cinayetlerin de önüne geçmiş oluruz. Mağdur edilen her kadının hak arama mücadelesinde yanındayız ve sonuna kadar destekçisiyiz.” (DHA)