TOPLANTI 3 SAAT SÜRDÜ, UZLAŞMA ÇIKMADI
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş sendikası arasındaki Toplu İş Sözleşmesi sürecinin tıkanması sonucunda başlayan grev, 6’ncı günde de devam etti. Sendika yönetimi ile İzmir Büyükşehir Belediye bürokratları arasındaki görüşmeler ise gün boyu devam etti. Akşam saatlerinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile Toplu İş Sözleşmesi için görüşme gerçekleşti. Yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından uzlaşmaya varılmadı. Toplantı sonunda Tugay açıklamada bulunarak, “Saat 12’ye geliyor. Ankara’dan döndüm. Sendika temsilcisi arkadaşlar benimle görüşmek istediklerini söylediler, görüştük. Daha önce konuştuğumuz rakamlar üzerinde anlaşmaya çalışıyoruz. İlk 6 ay için yüzde 30, ikinci altı ay yani 1 Temmuz’dan itibaren geçerli yüzde 19 artış oranı, ikinci altı ay için enflasyon oranını yüzde 17 tahmin ediyoruz ve üzerine 2 puan koyduk. Yan haklarda da işe devam primi ve rapor primi dışında diğer yan haklar geliştirilerek korundu” dedi.
‘HALK ‘BELEDİYEYİ SIKINTIYA SOKACAK ANLAŞMAYA İMZA ATMA’ DİYOR’
‘Daha önce telaffuz ettiğim rakamların daha da üzerine çıkmış olduk’ diyen Tugay, “Açıkçası artık maruz kaldığım pazarlıktan rahatsızım. Günlerdir İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ve Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik şartları anlatmaya çalışıyorum. Arkamızda da İzmir halkı ‘Belediyeyi sıkıntıya sokacak anlaşmaya imza atma’ diyor. DİSK Ege Bölge Temsilcisi, sendika yöneticileri, hatta DİSK’in ve Genel-İş’in en üst düzey yöneticileri siyaset kokan laflar ediyorlar. Bu konu siyasete malzeme edilmeye çalışıyorlar. Açıkçası kimin ne kadar siyasi niyetlerle işe dahil olduğunu çözemedim. Şube başkanlarından birisi bizim kurultay delegemiz Ege Bölge başkanının milletvekili adayı olduğunu planladığını bildiğimiz arkadaşımız. Ben kendi pozisyonuma baktığımda siyaset yapmadığıma eminim. Amacım siyaset yapmak değil amacım belediyeyi yönetmek. Belediyeyi yönetirken İzmir halkına karşı sorumluluğum ile hareket etmeye çalışıyorum. Şehrin hizmete ve bütçe ayrılmasına ihtiyacı var. Bu denklemde her şeyin yerine oturması için bütçenin zorlanabileceği limit var. Biz zaten zorlayabileceğimiz kadar zorladık” diye konuştu.
‘KURBAN PAZARLIĞI YAPAR GİBİ PAZARLIK KONUSU YAPMAYA GEREK YOK’
Konuşulan rakamların ödeme açısında zorluk çıkarabilecek rakamlar olduğunu söyleyen Tugay, “Sadece 1000 TL artış yapsak 23 bin kişi için aylık 23 milyon, yıllık 276 milyon TL. 2 bin TL artış yapsak ayda 46 milyon, 12 ayda 552 milyon TL para gerekiyor. 3 bin artış yapsak, insanlara kolay geliyor ama ayda 69 milyon TL, yılda 828 milyon TL ediyor. Bu para kimin parası? Bu para benim param değil, halkın parası. Bu para İzmir halkının ödediği vergilerden belediyeye gelen para. Bu parayı küçümsemeye kimsenin hakkı yok. Bu rakamları gecenin bu saatine kadar kurban pazarlığı yapar gibi üç aşağı beş yukarı diyerek pazarlık konusu yapmaya gerek yok. Sendikadan beklediğimiz şey kurumun içindeki şartları, Türkiye’nin şartlarını görmesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni yıpratmaması, halkı sıkıntıya sokmamasıdır. Anlayışlı bir şekilde TİS imzalanarak bu konu bitmeli. Ben bu akşam sadece pazarlığın başka boyutu ile muhatap olan insanlar gördük, çözüm arayışında olan insanlar görmedim. Bana Türkiye’nin, İzmir’in ve bu ülkede yaşayan diğer insanların halinden anlayacak insanlar lazım” sözlerine yer verdi.
‘BU ANLAYIŞLA GÖRÜŞMEMİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR’
Bu halkı, kurumu, ülkeyi anlamak zorunda olduklarını söyleyen Tugay, “Böyle bir şey yok, burada mal alıp satmıyoruz. Belediye bütçesini en doğru, adaletli şekilde nasıl kullanırız onu konuşuyoruz. En acı gelen şu; önerdiğimiz rakamlar gerçekten hiçbir sendikanın imzalamadığı rakamlar. DİSK de Genel-İş de başka bir sendika da böyle rakamlar imzalamadı. Biz karşımızda sadece değişik niyetleri olan, sendikal anlaşma dışında niyetleri olan, adeta iktidar ve güç mücadelesi veren gruplar görüyoruz. Kamuoyuna yansıyan siyasi açıklamalar herkesin malumu ama ben belediye başkanı olarak hepsini reddediyorum. Ben halkımıza hizmet etmeye çalışıyorum. O hizmeti yapamadıktan sonra sendikacı arkadaşlarımızın gönlünü yapmışız hiçbir anlamı yok. Bu durum çok dramatik. Arkadaşlarımız bütün günlerini, saatlerini görüşmelere ayırıyorlar. Bana bugün ‘anlaşabilir’ dediler ama karşımda sürekli anlaşmayı zora sokmak için bir şeyler söyleyen bir grup gördüm. Bu durumu önce İzmir Büyükşehir Belediye çalışanı olan, bu arkadaşlardan anlayışlı bir sonuç bekleyen ve işinin başına geçmeyi bekleyen çalışanlarımıza havale ediyorum. Onların bunu doğru değerlendirmesini bekliyorum. Sonra İzmir halkının takdirine havale diyorum. Eğer diyorlarsa ki ‘yaptıkları doğru’ lütfen gelsin birisi bana söylesin. Bu ücretleri Türkiye’de kimse almıyor. Sadece anlaşmak için sorun bitsin diye üzerimize düşeni yaptık. Ben görüşmeye devam etmek isterim ama benim açımdan bu kişiler ile görüşme yolu kapanmıştır. Bu anlayışla görüşmemiz mümkün değildir” dedi. (DHA)
Halil İbrahim KARABIYIK- Yağmur ÖNGÜN/ İZMİR, (DHA)