Bölge

SAMÜ’de ‘Yeni Medya ve Dezenformasyon’ paneli

SAMSUN, (DHA)- SAMSUN Üniversitesi (SAMÜ) ‘Yeni Medya ve Dezenformasyon’ paneli düzenledi. Panelde Demirören Haber Ajansı (DHA) Bölge Müdürü Murat Sandıkçı, yeni medyada gerçek olmayan bilgilerin etkilerine değinerek, “Özellikle sosyal medyada bilgi kirliliği, ciddi bir sorun. Bu nedenle doğru ve etik habercilikten asla ödün verilmemeli” dedi.

SAMÜ Canik Kampüsü 100. Yıl konferans salonunda düzenlenen panele Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Salih Kesgin, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kenan Çağan, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü ve İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi İletişim Tasarımı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cumhur Türk, akademisyenler, idari personel ve öğrenciler katıldı. Panelde, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Samsun Bölge Müdürü Ebubekir Ayrancı, Anadolu Ajansı (AA) Samsun Bölge Müdürü Halil Demir, Basın İlan Kurumu Samsun Bölge Müdürü Nedim Engin ve Demirören Haber Ajansı (DHA) Bölge Müdürü Murat Sandıkcı, yeni medya çağında dezenformasyonun etkilerini ve bu sorunla mücadelede izlenmesi gereken yolları ele aldı.

Panelin açılış konuşmasını yapan SAMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Salih Kesgin, “Yeni Medya ve Dezenformasyon' başlıklı bu anlamlı panelde sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bugün burada, alanında uzman ve deneyimli konuşmacılarımız, medya etiği, doğruluk ve güvenilirlik gibi hayati konuları ele alacaklar. İnanıyorum ki bu panel, siz değerli öğrencilerimiz için medya okuryazarlığı ve eleştirel düşünce becerilerinin gelişmesine önemli katkılar sunacaktır” dedi.

‘DEZENFORMASYONLA MÜCADELE HEPİMİZİN GÖREVİ’

Yeni medya çağında dezenformasyonun etkilerini ve bu sorunla mücadelede izlenmesi gereken yolları ele alındığı panelde konuşan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Samsun Bölge Müdürü Ebubekir Ayrancı, “Bilginin hızlı yayılması, doğru bilginin yanlış olanla yarışını zorlaştırıyor. Kamuoyunu doğru bilgilendirmek hepimizin sorumluluğunda" ifadelerini kullandı.

‘DEZENFORMASYON ÇAĞIMIZIN EN BÜYÜK TEHLİKESİ’

Habercilikte güvenirliliğin önemine değinen Anadolu Ajansı (AA) Samsun Bölge Müdürü Halil Demir, “Doğruluğu teyit edilmemiş bilgilerin paylaşımı, hem bireysel hem toplumsal anlamda ciddi zararlar doğurabilir. Haberciler olarak görevimiz, doğruluğu esas alarak kamuoyuna hizmet etmektir. Dezenformasyon, insanlık tarihi kadar eski bir olgudur. Teknolojinin ve dijital medyanın hayatımıza girmesiyle bu sorun çok daha hızlı ve etkili hale geldi. Bugün doğru bilginin yayılma hızına kıyasla, yanlış ya da yanıltıcı bilgiler ne yazık ki bir çığ gibi büyüyebiliyor ve büyük infiallere yol açabiliyor. Özellikle gençlerimiz sosyal medyayı çok daha aktif kullanıyorlar. Bu nedenle bir içeriği paylaşmadan önce durup düşünmek gerekiyor: Bu bilgi kime hizmet ediyor? Kimin hayatını etkiliyor? Paylaşacağınız bir içerik, bir bireyin, kurumun ya da toplumun işleyişini olumsuz yönde etkileyebilir. Biz gazeteciler olarak bir iddia ya da ihbar geldiğinde hemen habere dönüştürmüyoruz. Olayın taraflarıyla, ilgili yetkililerle konuşuyor, teyit ediyoruz ve delillere dayanarak hareket ediyoruz. Eğer bir adli konuysa emniyet, savcılık ya da valilik gibi yetkili mercilere sorarak gerçeği ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Sizler bireyler olarak da bir haber ya da bilgi gördüğünüzde güvenilir kaynaklardan teyit almalısınız” dedi.

‘BASIN İLAN KURUMU MEDYA İÇİN GÜVENCE SAĞLIYOR’

Basın İlan Kurumu Samsun Bölge Müdürü Nedim Engin ise konuşmasında, “Basın İlan Kurumu olarak, dezenformasyonla mücadele sürecinde medya kuruluşlarının daha etkili ve güvenilir bir şekilde çalışabilmesi için önemli görevler üstleniyoruz. 1961 yılında kurulan kurumumuz, gazetelere yönelik desteklerin yanı sıra onları belli kriterler çerçevesinde denetleyerek kamuoyuna doğru bilgi akışını sağlamayı hedefliyor. Bölgemizde yaklaşık 98 gazete ve internet sitesine hizmet veriyoruz ve bunların tümü düzenli olarak denetleniyor. Dezenformasyon çağımızın en büyük sorunlarından biri haline geldi. Sosyal medya aracılığıyla yayılan yanlış bilgiler, hem bireylerin hem de kurumların itibarını zedeleyebiliyor. Hepimiz bu bilgi kirliliğine karşı dikkatli olmak zorundayız. Özellikle gençlerimiz, sosyal medya kullanımı konusunda daha bilinçli davranmalı. Paylaşım yapmadan önce bu bilgi doğru mu, güvenilir mi diye sorgulamalıyız. Unutmayalım ki, bir yanlış bilgi yalnızca bugünü değil, geleceğimizi de etkileyebilir. Medyanın gücü doğru bilgiyle ortaya çıkar. Kurum olarak gazetelere sağladığımız krediler ve desteklerle, onların daha etik ve sorumlu bir habercilik yapmasına olanak tanıyoruz. Aynı zamanda, bu desteklerin doğru kriterlere dayalı olarak verildiğini ve medya organlarının kurallara uyduğunu düzenli olarak denetliyoruz. Genç arkadaşlarımıza önerim, hayatın her aşamasında kendinizi geliştirmeye açık olun. Zamanınızı boşa harcamayın ve karşılaşacağınız zorluklara hazırlıklı olun. Medya alanında çalışmak isteyenlerin de sürekli öğrenmeye ve değişime açık olmaları gerekiyor. Bilgi güçtür, ancak bu gücü doğru ve etik bir şekilde kullanmak sorumluluğumuzdur. Bu bilinçle hareket edersek, ülkemiz için daha faydalı işler yapabiliriz” ifadelerini kullandı.

SANDIKÇI: ‘YENİ MEDYA BÜYÜK SORUMLULUK GEREKTİRİYOR’

Yeni medyada gerçek olmayan bilgilerin etkilerine değinen Demirören Haber Ajansı (DHA) Bölge Müdürü Murat Sandıkçı ise konuşmasını şöyle sürdürdü;

“Özellikle sosyal medyada bilgi kirliliği, ciddi bir sorun. Bu nedenle doğru ve etik habercilikten asla ödün verilmemeli. Medya sektörü, şeffaflık ve doğruluk ilkeleriyle büyüyen bir alan olmalıdır. Ben 1999 yılında mesleğe başladım ve o zamandan beri sahadayım. Gazetecilikte her zaman en önemli sorumluluk, doğru bilgiye ulaşmak ve bunu kamuoyuna aktarmaktır. Bu sorumluluk sadece biz gazetecilere değil, aynı zamanda medyayı kullanan bireylere de düşüyor. Bugün sosyal medyada, ismi ve kimliği belli olmayan kişilerin, kurumları ve devleti hedef alan yanlış bilgiler yaydığını görüyoruz. Oysa biz gazeteciler olarak her yazdığımız haberin hukuki ve vicdani sorumluluğunu alıyoruz. Kim olduğumuz belli, adresimiz belli. Yalan bir bilgi yayıldığında, hesap verebileceğimiz bir yerimiz var. Yeni medya, bireylerin kendi içeriklerini üretebildiği ve yayabildiği bir alan haline geldi. Ancak bu alan, büyük bir sorumluluk gerektiriyor. Her birimiz bir paylaşım yapmadan önce, o bilginin doğruluğunu sorgulamalıyız. Yanlış bir bilgiyle binlerce insanı yanıltabilir veya bir krize sebep olabiliriz. Doğru bilgi, iyinin ve doğrunun tarafında yer almakla başlar. Sosyal medyanın tasarım boyutunda, görsellerin ve objelerin bile insanları nasıl yönlendirebileceğini çok iyi biliyoruz. Bu nedenle, paylaşımlarımızda etik ve sorumlu davranmalıyız. Yeni medya ve dijital platformlar, büyük bir potansiyel taşırken aynı zamanda manipülasyona açık bir alan sunuyor. Tasarım ve iletişim gücünüzü, iyiye ve doğruya hizmet edecek şekilde kullanarak hem kendinize hem de topluma büyük katkılar sağlayabilirsiniz. Bilginin ve iletişimin gücünü doğru şekilde kullanarak birlikte büyümeli ve daha güçlü bir toplum inşa etmeliyiz."

Katılımcılar, konuşmacılara sorular yönelterek medya ve iletişim alanındaki merak ettikleri konulara dair detaylı bilgiler edindiği etkinlik hediye takdimi ve fotoğraf çekimi ardından sona erdi. (DHA)