Ruken KADIOĞLU-Canberk ÖZTÜRK/ANKARA, (DHA)- ANKARA Etlik Şehir Hastanesi Doğum Kulesi'nde 2 yıldır görev yapan ebe Sevilay Kuzucu (30), "Ebeler, bir gebenin en sağında bulunan, her zaman yanında olarak destek olan sağlık çalışanıdır" dedi.
Sevilay Kuzucu, Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü'nden 2017 yılında mezun oldu. İlk görev yeri olan Muş'ta 5 yıl boyunca binlerce doğumda görev alan Kuzucu, 2 yıldır Ankara Etlik Şehir Hastanesi Doğum Kulesi'nde çalışıyor. Kuzucu, Dünya Ebeler Günü nedeniyle görev yerinde DHA'ya açıklamalarda bulundu. Kuzucu mesleğini tanıtarak, "Halk arasında söylenen bir şey vardır; ebelik mesleğini biz seçmeyiz, ebelik bizi seçer diye. Gerçekten öyle olduğuna inanıyorum. Ebeler, kesinlikle bir gebenin en sağında bulunan, her zaman yanında destek olan sağlık çalışanıdır. Her şeyden öte gebeler sizi ailesinden biri gibi görüyorlar bu süreçte. Sizinle her şeyi paylaşabiliyorlar. Doğum öncesi, doğum sırasında ve doğum sonrasında bütün paylaşımlarını yapabiliyorlar sizinle" ifadelerini kullandı.
‘O HASTA İÇİN BÜTÜN MÜCADELEMİZİ VERMİŞTİK’
Kuzucu, Muş'ta görev yaptığı dönemde ameliyatta acil kan ihtiyacı olan bir gebeye kanını verdiğini anlatarak, "Bir pazar nöbetinde 42 yaşında bir gebemiz geldi. Çok fazla doğum yapmıştı ve riskli bir durumu vardı. Her şey yolundaydı ancak ameliyat sırasında beklenmedik bir riskle karşılaştık ve kanaması başladı. Hastayı acil müdahaleye çıkardık. Kan ihtiyacı vardı ve kan grubu nadir bulunan B rh negatifti. O gün nöbette, benim ve bir ebe arkadaşımın daha kan grubu uyuyordu. Bir anda kan merkezine koştuk hızla, zamanla yarıştığımızı biliyorduk. Koşar adımlarla kan merkezine gittiğimizde direkt kanlar alındı bizden. Kucağımda kanlarla koşarak ameliyathanenin yolunu tuttum. Hatta bir ara hızımı yavaşlatıyor diye terliklerimi bıraktım. Eşi de asansörün kapısını tutuyordu. Gözlerinde çaresiz bakış vardı. Hızlıca asansöre bindim ve ameliyathaneye girip kanı hemşireye teslim ettim. Benim de o sırada gözümün önü karardı ve bir anda başım döndü. Kan şekerim düşmüş, meyve suyu ile kendime geldim. Gözümü açtığımda da bana iyi haberi verdiler; 'Anne iyi, kanama durdu' dediler. O gün, o hasta için bütün mücadelemizi vermiştik" diye konuştu.
'AİLEDEN BİR GİBİ OLUYORUZ’
Takip ettikleri her gebe ile aralarında bir bağ oluştuğunu anlatan Kuzucu, "Sanki onunla, yani gebeyle kardeş gibi hissedebiliyoruz. O yüzden de o kan ihtiyacında da hiç düşünmedik. Sanki bir kardeşimin kana ihtiyacı vardı. Ebeler sürekli annenin doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrasında hep yanında. Yani bu sadece medikal tedavi değil, arada ciddi bir duygusal bağ da oluşuyor. O yüzden de aileden biri gibi oluyoruz onlar için. Karanlığın sonundaki aydınlıkta bekleyen taçlı prenses, bir ebedir. Bu olay yaşandığında, 'Her Gebeye Bir Ebe' modeli henüz hayata geçmemişti. Ama bugün geçmişe baktığımda şunu görüyorum. O annenin yanında o an bir ebe vardı. Şimdi ise artık bu anlayış kurumsal bir yapıya kavuştu" ifadelerini kullandı.
‘NORMAL DOĞUM HEM ANNE HEM BEBEK SAĞLIĞI İÇİN EN UYGUN VE FİZYOLOJİK BİR SÜREÇ’
'Her Gebeye Bir Ebe' modeli ile gebelerin hamileliklerinin ilk anından itibaren bir ebeyle eşleştirildiğini belirten Kuzucu, "Doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrasında tek bir ebenin desteğiyle güvenli, bilinçli ve sağlıklı bir süreç geçiriyorlar. Bu amaçla ülkemizde Doğuma Hazırlık Ebe Poliklinikleri açıldı. Kadınlar, bu polikliniklerde doğuma hazırlık eğitimi alıyor, sorunlarına yanıt buluyor. Bedenine ve doğumuna dair farkındalık kazanıyor. Ebe ile anne adayı arasında kurulan bu güven bağı, doğum anını da kolaylaştırıyor. Ayrıca Sağlık Bakanlığı tarafından yakın zamanda devreye alınan 'Normal Doğum Eylem Planı', sezaryen oranlarının azaltılması, normal doğumun teşvik edilmesi ve anne-bebek sağlığının korumasını amaçlıyor. Çünkü bilimsel araştırmalar açıkça gösteriyor ki normal doğum, hem anne hem bebek sağlığı için en uygun ve fizyolojik bir süreçtir. Sezaryen ise ancak tıbbi zorunluluk durumunda başvurulması gereken cerrahi bir yöntemdir. Biz ebeler doğumun doğallığına, kadının gücüne ve annenin bedenine güveniyoruz. Sadece doğum yaptırmakla kalmıyoruz. Kadın doğum sürecinde yanında yürüyor, ona cesaret veriyor, bilgiyle, şefkatle ve merhametle destek oluyoruz. Her kadının bir ebeye ihtiyacı var. Doğal olansa normal, yani vajinal doğumdur" dedi.
'KADIN OLMAK KELİMELERE DÖKEMEDİĞİMİZDEN FAZLASI'
Ebe Kuzucu, geçen yıl Etlik Şehir Hastanesi Kadın Doğum Kulesi'nde düzenlenen bir resim yarışmasına katıldığını anlatarak, "Ben amatör olarak resim çiziyordum. Nöbet çıkışı düşündüm, eve gittim ve 5 saatte bir tablo tasarladım. Hızlı bir şekilde boyadım, tamamladım ve teslim ettim. Daha sonrasında yönetim ekibinin kararıyla tablom 1'inci seçildi. Ve bu resmin, tablodan ziyade, teknikten ziyade bir anlamı vardı; kadın olmak. Tablodaki her figürün bir anlamı var. Başak ile kadının doğurganlığını, bereketi ve soy bağını, barış çiçeğiyle huzuru, saflık, duruluk ve umudu, kaplan ile gücünü, cesaretini ve bağımsızlığını vurguladım. Kadın olmak kelimelere dökemediğimizden, fırçalara dökemediğimizden daha fazlası. Ve bu düşüncelerimin hepsi ebelikte mesleğe başladığımda oluşmaya başladı. 1'inci seçilince tablom beni çok onore ettiler ve Başhekimlik katında sergilenmeye başladı" diye konuştu. (DHA)