Tuğçe ODABAŞI / İSTANBUL, (DHA)- YENİ Türkiye Eğitim Vakfı (YETEV) tarafından düzenlenen Çocuklar İçin Felsefe (ÇİF) Çalıştayının 3'üncüsü bugün gerçekleşti. Çalıştayda konuşan YETEV Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, "Çok nadiren müzik yeteneği olan çocuklarımız Türk müziğinin içine doğuyorlar. Böylece Sadettin Kaynak'lar, Alaettin Yavaşca'lar gibi çok büyük müzik dehaları ortaya çıktı. İnşallah bizim okulumuzda her yıl birinci sınıfa aldığımız 24 çok yetenekli çocuğumuzun Türk müziğiyle birlikte erken yaşta o cevherin işlenmesi vesilesiyle çok büyük Türk müziği dehaları olacaklar. Kültürümüzün, kimliğimizin yaşatılması ve yeni nesillere aktarılmasının ülkemiz için de varoluşsal bir mesele olduğunu düşünüyorum" dedi.

YETEV tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Çocuklar İçin Felsefe (ÇİF) Çalıştayı, 26 Nisan Cumartesi günü 'Felsefe ve Bilgelik' temasıyla gerçekleştirildi. Çalıştayda, Çocuklar İçin Felsefe alanında çalışan eğitimciler, akademisyenler ve uygulayıcılar bir araya gelerek bilgi ve deneyim paylaşımında bulundu. Programa İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Doç. Dr. Murat Mücahit Yentür, YETEV Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci, YETEV Okulları Genel Müdürü Hayati Oktay ve alanında uzman isimler katıldı.

İstanbul - Fatih'te bakıcının bebeğe uyguladığı şiddet kamerada
İstanbul - Fatih'te bakıcının bebeğe uyguladığı şiddet kamerada
İçeriği Görüntüle

'ÇOK YETENEKLİ ÇOCUKLARIMIZ BATI MÜZİĞİYLE YETENEKLERİNİ İŞLEMEK DURUMUNDA KALIYOR'

Bilal Erdoğan, Türk müziği eğitimine erken yaşta başlayan çocukların büyük başarılar elde edebileceğine değindi. YETEV bünyesinde eğitim öğretim faaliyetlerini sürdüren Palet Türk Müziği İlkokulu hakkında da konuşan Erdoğan, "6 yaşında yetenekli öğrencileri seçerek Türk müziği eğitiminin içine doğmasını sağlamaya çalışıyoruz. Türkiye'de müzik yeteneği olan çocuklar erken yaşta keşfedilirlerse Batı müziği ile yetiştiriliyorlar. Bilsem'lere gitseler bile, çok yetenekli çocuklarımız Batı müziğiyle yeteneklerini işlemek durumunda kalıyor. Adeta kaçınılmaz gibi. Çok nadiren müzik yeteneği olan çocuklarımız Türk müziğinin içine doğuyorlar. Böylece Sadettin Kaynak'lar, Alaettin Yavaşca'lar gibi çok büyük müzik dehaları ortaya çıkmış oluyor. İnşallah bizim okulumuzda her yıl birinci sınıfa aldığımız 24 çok yetenekli çocuğumuzun Türk müziğiyle birlikte erken yaşta o cevherin işlenmesi vesilesiyle çok büyük Türk müziği dehaları olacaklar. İlk mezunlarımızı vermeye başladık. Kültürümüzün, kimliğimizin yaşatılması ve yeni nesillere aktarılmasının ülkemiz için de varoluşsal bir mesele olduğunu düşünüyorum. Tek renkli, tamamen birbirine benzeyen insanlardan oluşan bir kültürün egemen olduğu bir dünya çok keyifli, çok renkli olmaz" diye konuştu.

'BİZİM ÇOCUKLARIMIZ SORGULAYAN ÇOCUKLAR OLSUN DEDİK'

Bilal Erdoğan, "Çocuklar için Felsefe'ye 2016 yılında YETEV Vakfı'nın okulları bünyesinde çok önemseyerek başlattık. Dedik ki bizim çocuklarımız çok erken yaştan itibaren muhakeme yeteneği güçlü çocuklar olarak yetişmeliler. Sorgulayan, daha iyi anlayan, hangi soruları sorması gerektiğini daha farkında olan çocuklar olsunlar. 2021 yılında Palet Eğitim Okullarımızda da aynı programı uygulamaya devam ettik. İslam düşünce geleneğinde, sorgulamanın olmadığı bir kültür yerleşik olsaydı, Batı'nın orta çağ karanlığı yaşadığı dönemde İslam dünyası bilimde ve teknolojide zirve yapmazdı" ifadelerini kullandı.

'BİLİNÇ DÜZEYLERİMİZİ DE YÜKSELTMEK ZORUNDAYIZ'

Özgürlük kavramını da değerlendiren Bilal Erdoğan konuşmalarını şöyle sonlandırdı: "Özgürlük diyen insanlar Türkiye'de başörtüsü zulmünün yapılmasını hiç sorgulamadılar. Her şeyi sorguluyorsun bu mantıklı bir şey mi, doğru bir şey mi? Bunu sağduyulu bir düzlemde niye konuşamadık mesela. Yine gelseler yine konuşamazlar. Aynı bilinç düzeyi devam ediyor. Onun için insanımızın muhakeme yeteneğini artırma yürüyüşümüzde bence bilinç düzeylerimizi de yükseltme ve yüceltmek zorundayız. Dünyada egemen olan kapitalist yaklaşım kitleleri müşteri olarak görüyor, ondan fazla bir şey olarak görmek istemiyor. Dolayısıyla biz bunun yerine nasıl alternatif bir paradigmayı inşa edebiliriz, nasıl insanlığın gerçekten daha yüce varlıklar olma sorumluluğuna aday bireyler olmasını sağlayabiliriz. Biz kendi okullarımızda, çocuklar için felsefede, bunu öğretmenlerimiz sayesinde başaracağız. Çocuklar için felsefe yaklaşımının daha çok konuşulması, tartışılmasıyla inşallah bunu bütün okullarımıza bütün öğretmenlerimizin yaklaşımlarına da yaygınlaştırabiliriz."

(FOTOĞRAFLI)

Kaynak: DHA