Kişiye özel implant teknolojileri üzerinde odaklanan KTÜ’de 3 yıl önce kurulan METAM’da görevli akademisyen ve bilim insanları, yüksek teknolojiyle üretilen implantların hastalar üzerinde uygulanması hedefiyle çalışmalarını sürdürüyor. METAM laboratuvarlarında sürdürülen çalışmalarla, 3 boyutlu yazıcı teknolojisiyle biyo uyumlu tozlar, karmaşık geometri ile kullanılarak, özel metal implant üretimi başarıldı. Hekim önerileri ve tasarım süreçlerinin ardından, mikron seviyesindeki ham maddeler lazer teknolojisiyle birbirine eklenerek katı modellerin üretildiği merkezde, uluslararası medikal cihaz regülasyonlarına uygunluk ve SGK ile işbirliği sürecine geçildi. 10 laboratuvarlı merkezde; 3 farklı teknolojiyle metal, polimer ve seramik ürünleri üzerine de çalışmalar sürdürülüyor.
‘TAM MİLİMETRİK BİR İMPLANT ÜRETİMİ SAĞLANIYOR’
KTÜ Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhammet Uraloğlu, çalışmalarına ilişkin bilgi vererek, “Medikal Cihaz Tasarım ve Üretim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde 3 boyutlu yazıcılarla implant üretimi yapılıyor. Biz de kliniğimizde bunlarla ilgili hastalarımıza uygulamalar yapıyoruz. Hastalarımızda doğumsal veya edinsel yüz asimetrileri olduğunda yani sağ yüz yarısı ile sol yüz yarası arasında bir fark olduğunda ya da simetrik de olabiliyor bazen simetrik deformiteler olduğunda kişiye özel implant üretimi yapılıyor. Trafik kazası sonrası göz çukurunun çevresindeki kemiklerde bir parçalanma ve eksiklik oluşmuş ve hastanın görüntüsü ile ilgili sorunları oluyor. Burada yapılan işlemle hastanın detaylı görüntülemeleri alınıyor ve sağ yarının sağlam olan yarının ayna görüntüsü sol tarafa uygulanıyor. Yani sağlam olan taraftan eksik olan taraf çıkartılıyor ve fark ortaya konuyor ve tam milimetrik bir implant üretimi sağlanıyor” dedi.
‘ÇENE KIRIKLARINA DA İMPLANT UYGULANIYOR’
İmplant uygulaması çene kırıkları tedavisinde yapabildiklerini aktaran Prof. Dr. Uraloğlu, “Bu implantı ürettikten sonra yerine uyguladığımızda rutin olarak yapılan implant uygulaması çene kırıklarını da biz yapabiliyoruz çeneye kemiğe ameliyatlarını da yapabiliyoruz. Bizdeki bir teknoloji eksikliği vardı bu üç boyutlu üretim, 3 boyutlu parça üretimlerini simetrik olarak birebir yapamıyorduk. Şimdi artık hastaya göre ve hiçbir hata olmadan milimetrik implant üretimi ile sağlam tarafın tam bir ayna görüntüsü oluşturuluyor ve karşı tarafa uygulanıyor. İmplantı uyguladığımızda eksik tamamlanmış oluyor ve sağ ve sol yarım arasında 1 milimetre den daha az hassas hata payıyla görüntü tamamlanmış oluyor. Bu işlem yüzde ve beyin cerrahisinde mesela kafa kemiklerinin eksik olduğunda da kullanılıyor” diye konuştu.
‘İMPANTTA İKİNCİ MERKEZİZ’
Hastaların sağ yüz yarımıyla sol yüz yarımının aynı oranda gelişmediğine dikkati çeken Uraloğlu, “Kemik eksikliği genelde baş boyun bölgesi ile ilgili uygulamalar daha çoğunlukta. Bazen doğumsal anomaller oluyor. Hastalarımızda sağ yüz yarımıyla sol yüz yarımı aynı oranda gelişmiyor. Çene kemiğinde eksiklik olabiliyor. Çene kemiğindeki eksikliği karşı tarafın kopyası alınarak tamamlanmış oluyor. Uyum sorunu bunlar da asla yaşamıyoruz. Birebir simetrik eksikleri tamamlamış oluyoruz. Bu implant uygulaması Türkiye'de bir merkezde daha var. Biz ikinci merkez oluyoruz. Türkiye'de bunların üretimi ile ilgili SGK ile de anlaşmamız yapılıyor” ifadelerini kullandı.
‘ULUSLARRASI MEDİKAL CİHAZ REGÜLASYONUNA TABİYİZ’
METAM Müdürü Doç. Dr. Mustafa Aslan da biyo uyumlu tozlar kullanılarak 3 boyutlu yazıcı teknolojisi ile metalin implantlar ürettiklerini söyleyerek, “Merkezimizde kişi özel implant teknolojileri üzerine çalışmalar yürütmekteyiz. Merkezimizde bulunan eklemeli imalat cihazları ile beraber cerrahların ameliyatlarda kullandıkları kişiye takılan 3 boyutlu katı implant modelleri üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Burada bulunan cihaz da metal eklemeli imalat teknolojisi üzerine implantları ürettiğimiz bir cihaz. Bu cihaz ile özellikle biyo uyumlu tozlar kullanılarak 3 boyutlu yazıcı teknolojisiyle karmaşık geometri ile metal implantlar üretiyoruz. Burada doktorlarımızın önerileriyle tasarım süreçlerinden sonra uygun geometri elde edilip, onayları alındıktan sonra bu cihaz vasıtasıyla toz halinde mikron seviyesinde olan ham maddelerimiz burada lazer teknolojisi ile birlikte birbirine eklenerek katı modeller üretiliyor. Uluslararası anlamda medikal cihaz regülasyonuna tabiyiz; bu anlamda da hem SGK ile hem de tıbbi cihaz kurumuyla süreçlerin geliştirilmesi anlamında çalışmalar yapmaktayız” şeklinde konuştu.
10 LABORATUVARDA 3 FARKLI TEKNOLOJİ
Merkezlerindeki 10 laboratuvarda 3 farklı teknolojiyle çalışmaların sürdürüldüğünü de aktaran Doç. Dr. Mustafa Aslan, “Merkezimiz 2021 yılında resmi olarak kuruldu. Merkezimizde 10 laboratuvar mevcut. 3 farklı teknoloji ile beraber metal polimer ve seramik ürünler üzerine çalışmalar yapılmakta. Bu malzeme teknolojileriyle beraber kişiye özel implant teknolojileri, sağlık alanında kullanılan eğitim modellerinin geliştirilmesi, mühendislik malzemelerinin geliştirilmesi üzerine proje çalışmaları yürütüyoruz” ifadelerinde bulundu. (DHA)